Gölge de bir Arketip’tir; bir yorum olarak, diyebiliriz ki Benlik’imizin karanlık ve zararlı (olabilen) yönüne işaret eder.
Bu yazıda Kral Midas Arketip’ini yorumlamak istiyoruz.
Mitolojik Tasvirler’de bahsettiğimiz ilkeleri temel alarak, mitolojik bir tasviri yorumlamak istiyoruz.
Bir meleke/kabiliyet, kendisini Yersel düzlemde yani Kesret Âlemi’nde gösterdiğinde, bu melekeye tekâbül eden canlıyı görürüz.
Gecenin Evladı çok temel bir Arketip’tir ve İlahi Senaryo’ya uygunluğu olan her Hikâye’de karşımıza çıkar. Aynı zamanda başka Arketip’leri kendisinden meydana getirir. Daha doğrusu, farklı Hikâye’lerde çeşitli sembolik biçimlere bürünür.
Peki İnsan’ın eylemleri neye göre belirlenir? Bir kişinin eylemini/davranışını belirleyen, onun Asl’ını teşkil eden şeyler, bir Fonksiyon’a benzer. Eylem ise bunun bir “yayılımı ve açılımı” gibidir.
“Saat’in tersi yönde dönüş”, “Zaman’da Gerisin-Geri Dönüş”tür ve Zâhir’den Bâtın’a, Dış’tan İç’e, Yüzey’sel olandan Derûnî olana yönelimdir.
Rabb sürekli bir biçimde Nefs’i kendisi ile birlikte/Bir’likte olmaya ve Kendi’sinden vereceği Tohum/Rabbâni İlham ile, Nefs’in doğurgan yani üretken/yazan/yaratıcı vasfını açığa çıkartmasını istemektedir.
İnsan’ı anlayan, İnsan Eli’nin yazdığı Eser’i de anlar. Bu bakımdan, Sanatçı’yı anlamak ve Sanat Eseri’ni anlamak birdir. Anlanan ve anlaşılan işte bu Bir’liktir.
Her Sûret, Hakk’ın bir yaratımıdır. Sûret’in ötesinde, Hakk’ın onun izhâr ettiği, oluşa getirdiği bir Tecelli yer alır. Sanatçı Kadın, gördüğü Sûret’in Bâtınî veçhesini idrâk edemeyip, bu Sûret’i “tapılası” bir şey zannetmiştir.