Her yaratıcı sürecin başında şu soru ile yüzleşirim: Bunun bir anlamı, bir değeri var mı?
El, yaranın üzerini örter.
Fakat bizler, birbirimizi sürekli hapsediyoruz: Tanışıklığın alışkanlığına, kültürün normlarına. Dinlemiyoruz.
Bir Yazı yazdım, fakat mutmain olamadım ondan. Tekrar okudum kendi yazdığımı ve mutmain olduğum yazılar ile kıyasladım.
Düşünüyoruz ki, burada akla yatkın bir sebep vardır. Yani Zina’nın haram kılınışında. Fakat tabii ki Tanrı, kendi yaratımına, yani kendi yarattığı uzvî ihtiyaçlara “kötülük” atfedecek değildir. Düşünmekteyiz ki, her “haram” gibi, burada da Metafizik İlkeler ile bir uyumsuzluk söz konusudur.
Bu yazıda, bireylerin mesleki alışkanlıkları ve bunların toplumdaki etkileri üzerine, düşüncelerimi paylaştım.
Şairler ve Romancılar. Büyücü arketipinin iki alt-türü, iki tezahürü.
Bu yazımda, bir çevirimiçi video oyununda dikkatimi çeken, oyun içi yardımlaşma kültüründen bahsettim.
Araştırmayı başlatan Sezgi'dir. Peki Sezgi'yi başlatan nedir?
Bu yazı, bilimsel bir konuyu açıklamak yahut öğretmek amacı ile değil; bilimsel bir konuyu bir konsept olarak ele alıp, bir düşünce süreci yürütmek için yazılmıştır. Bilim, felsefe ve öznel söylemi harmanlayan bir düşünce yazısıdır. Bununla birlikte yazılma amacı ne bilim ne de felsefe yapmaktır.