Bir Mekr, yani “kurulan, tasarlanan, örülen şey” tanımına tam olarak uyan, bir Düşünce Sistemi olarak da anlaşılabilir.
Bir Model’in ne olduğundan bahsetmiştik. Şimdi Olasılık oranlarının Mühendislik Modelleri’nde nasıl kullanıldığından bahsedelim.
Ölçüm işinin uzam ile alâkasından ötürü, ve nicelik’lendirme işinin ancak uzamsal hareket ile mümkün olmasından ötürü, zorunlu olarak Olasılık metodları da ancak uzam ile alâkalı mevzularda kullanılabilir, işe yarar. Bu bize Olasılık metodlarının Epistemik Sınır’larını verir.
“Kısmî” olanın Küllî olandaki yerinin anlaşılması, (çünkü Küllî olan onu kuşatmaktadır) Ahlak’ın temelini oluşturur. O zaman “kısmî bilgi” – Bütün’cül Bilgi, İlham – Vahiy ilişkisinde de, İlim Ahlâkı ancak Vahy’e tâbi olmak ile mümkündür. Zîra “kısmî bilgi” kendi kendisinin Bütün’deki yerini belirlemekten âcizdir.
Şimdi, tamamen objektif bir biçimde, bir Olasılık probleminin çözümünde, gerçekte ne yapıldığını idrak etmeye çalışalım.
Bu yazıda, "mesafe" ve "hareket" kavramlarından ve bunların "yoğunluk" kavramı ile ilişkisinden bahsettik.
Bu yazıda Vahiy, İlham, Metod ve Uygulama kavramları arasındaki ilişkiye değinmek istiyoruz. Daha önce de bahsettiğimiz gibi; bunlar ilk dört Ontolojik Düzey’e tekâbül edip, Epistemolojik incelememiz için Anahtar niteliğindedir.
Şimdi de Olasılık’çıların “rastgelelik” kavramı ve “rasgele değişken” ile ne kastettiğini anlamaya çalışalım.
Gerçekte, yani kelimenin tam anlamı ile Gerçek’te, bir Olay’ın “gerçekleşmesi” Kainat’ın Düzen’i ve onlara etki eden İlâhî İlke’ler ile alakalıdır. Kısacası; her Olay’ın vuku bulmasını sağlayan Nitel unsurlar bulunur.
Değinmek istediğimiz, gözümüze ilk çarpan şeylerden birisi de, İstatistik metodlarının indirgemeci yaklaşımıdır.