Koleksiyoncu

Sen, isyankar ruh
Bir lütuf ile Öz’e döndün
O kapıdan içeri girdin
Koleksiyoncu’yu gördün
Aydınlık odada, karşısında durdun

Koleksiyoncu kart toplar
Her biri bir sayı, her biri bir resim
Hepsi BİR anlatısıdır
Koleksiyoncu bir şey toplar
Bir topladığı, binbir görünür
Koleksiyoncu Işk toplar, Işk yazar

Bir topladığı, avuca sığar
Işık saçar
Bir kart: Bir resim ve bir sayıdır
Nice gizler saklıdır
Çünkü resimler canlıdır

Koleksiyoncu sana lütufta bulundu
3 Dilek hakkı sundu
En güzel dilekleri diledin
Fakat senin girdiğin kapıdan
Kartların Canavarları girer
Senin baktığın kartlar
Artık canlıdırlar

İlk girenler çirkin idi
Kötülükleri belliydi
Böylesi ile savaşması kolaydır
Çünkü İnsan kendini haklı hisseder
Senin için de böyle idi

Peki ya bir Canavar olsa?
Onun da hakkı olsa?
İddiası:
Zulme uğradığı.

Şimdi Sen,
Kara Kurt’un tarafına geçen
Koleksiyoncu’yu katleden
Vahşeti benimseyen
Siyah postun dostu…
Kim haklı, kim suçlu?
Sağ mı Sol mu,
Gülümseyen mi Somurtan mı,
Beyaz mı Siyah mı?

Hayır!
Ne biri ne öteki;
Hem hepsi hem hiçbiri…

08.08.2022