Her Meslekî Alan [Domain], belirli bir Sıfat’ın hükmü altındadır. Eğitim süresince talebenin izlediği yol ve yazdıkları, esasında bu (İlâhî) Sıfat ile tanışıklık kurabilmesini amaçlar.
Bu durum, aslında herhangi bir Tecellî Alanı için de aynı şekilde geçerlidir. “Aşağıdaki yukarıdaki, yukarıdaki aşağıdaki gibidir.” Tecellî Alanı olarak herhangi bir varlıkı düşünebiliriz, fakat içinde bulunduğumuz varoluş hâli bu olduğu için Beşerî Alan’a odaklanırız. Bu, beşeri varlığın Metafizik açıdan özel bir konumu olduğu anlamına gelmez.
Allah, Âlemlerin Rabbi’dir; bir başka deyişle her bir varlıkın Rabb’idir. Bu, Allah’ın genel Yaratıcı veçhesinden/oluşundan kaynaklanır. Fakat bir de demiştik ki, her Tecellî Alanı bir İlâhî Sıfat’a bağlıdır ve onun hükmü altındadır. İşte Allah’ın o belirli varlıka yönelik hususi bir veçhesi bulunur, ona hususi olarak Rablik eder ve ona Asl’ı olan İlâhî İsim’i öğretir. Buna o varlıkın Rabb-i Has’ı denilir. Hiçbir varlıkın Rabb-i Has’ı, bir ötekinin aynısı değildir, çünkü her varlık özel bir belirlenimdir ve bu sebepten Allah’ın her birine özel bir Rububiyyet veçhesi bulunur. Yani; Allah her bir varlıka (özel olarak) nasıl “kendisi olacağını” öğretir.
15.01.2025