İç’sel Hayal cihetinden, Kahraman “kan ve balçığın (katranın) Canavar’ları”nı kahreder. Böylece Kahraman, İç’sel Hayal’in Kahraman’ı, Hayal’in Sahibi olan Kendi Varlığı’na yönelir. İç’sel Hayal’in potansiyel imkânlarını açığa çıkaran, ve onları, yani İç’sel Hayal’in imkânlarını aşan Kahraman, “bir Rüya” gördüğü idrâkine erişir. Kahraman, esasen İç’sel Hayal’in “Hayalî Karakteri”dir. Rüya’yı Gören, Rüya’nın Kahraman’ıdır.
İç’sel Hayal’in içinde, Hikâye’de bir yerde ve bir zamanda, yani bir Aşama’da; Kahraman kahrolur ve çetin bir soru sorar: Ben kimim? Hikâye’nin bu noktasında Kahraman her şeyini yitirmiştir. Kahraman, yitirdiği her şeyi İç’inde yaşatır. Kahraman’ın sorusunun cevabı, Kendi Hikâyesi’dir. O zaman Kahraman der ki: “Ben Görülen ve Gören’im. Ben Aşk’ın Savaşçı’sıyım.”
Savaşçı, “kahrolmuş Kahraman”dır. Kahrolmuş Kahraman, ermiştir, hedefe varmıştır. Savaş’a tamamlanmış hâlde devam eder.
01.04.2024