Zihin ve İlâhî Logos

Bu yazıda Zihin kavramı ile ifade ettiğimiz şeyi açıklamak istiyoruz. Yani Zihin kavramı ile anladığımız ve yazılarımıza dahil ettiğimiz anlamı.

Bu yazıda Zihin kavramı ile ifade ettiğimiz şeyi açıklamak istiyoruz. Yani Zihin kavramı ile anladığımız ve yazılarımıza dahil ettiğimiz anlamı. Zira öteki türlü belli anlaşılmazlıklar doğabileceğini ve açık bir tanım yapmanın fayda sağlayacağını düşündük.

Böylelikle Zihin için diyeceğiz ki; bu aynı boyuta sahip Birim’lerin, birbirleriyle bağlantılı biçimde, belirli ilişkiler kurarak, aralarında Ruh’un Akış’ın olanı, oluşturduğu bir Üst-Birim’dir. Böylece İlâhî Bilinç, kısmi veya tam bir biçimde, Zihin’de tezâhür eder, açığa çıkar. Tabii İlâhî Bilinç’in tam tezâhürü ancak Varlık’ın tam olarak kuşatması ile mümkündür, ki bu da İlâhî Logos’a (İlâhî Akıl’a) tekabül eder.

Bunun haricinde, her Zihin İlâhî Logos’un ancak kısmi bir tezâhürüdür. Gene de her Zihin, İlâhî Logos ile aynı İlke’yi miras alır. Yani bu, Birim’ler arasındaki bağlantı ve bunların arasından akan Ruh ve böylece kurduğu ilişkiler ile anlamın açığa çıktığı bir Tezâhür Ortamı’dır. Yani tecelliye İmkan sağlayan bir Ortam’dır.

Bu hem İnsan Beyni için geçerlidir hemde, bir misal olarak, Ağaç’ların (Birim) oluşturduğu Orman (Üst-Birim) gibi başka unsurlar da Zihin kavramının kapsamında düşünülebilir. Böylece Ağaçların oluşturduğu Orman(ın) Zihni’nden bahsedebiliriz ve Arıların oluşturduğu Kovan Zihni’nden bahsedebiliriz.

Anlaşılacağı üzere Zihin ile kastettiğimiz, maddî tezâhürlerini de kapsayan, cebrî bir olgudur. Tam hâli İlâhî Logos olan, bir Metafizik İlke’dir.

05.09.2023

Emin Ali Ertenü
Emin Ali Ertenü
Articles: 511

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir